Figen hangi `Gazi`deydi?

16 yasimda ilk yanliz sehirici yolculugum buyuk bir husranla sonuclanmisti. O zamanlar Izmir`de Camdibi olarak gecen semtte oturuyorduk. Orda cok uzun yillarimiz gecti, sonra kendimizi asarak Yenimahalle olarak anilan yine Camdibi`ne bagli ve ayni bolgeyi asamayan baska bir yere tasinmistik. O evimizde de ayri bir samimiyet vardi!

Butun okul hayatim boyunca ev-okul arasini asla sasmamistim ya da sasamamistim. Izmir`de dogup buyumeme ragmen babasiz olmanin eksikligiyle bizi buyuten annemin asiri korumaci tavirlarina takilirdik hep izin konularinda. Arkadasa gitmek yasakti, odev evde ablayla veya anneyle yapilacakti (agbim 13 yasinda coktan dunya kesfine cikmak zorunda kalmisti cunku, sartlar geregi Ankara`ya askeri yatili okula gitmek durumunda kaldi), haftasonlari pazar disinda sosyal aktivitemizse zaten yoktu.. Bunlarin faydalarini da gormedim degil, okul hayati boyunca hep basariliydim ovunmek gibi olmasin. Yanlis tercihlerim olsa da basladigim bolumu gene basariyla bitirdim.. Agbimin hasretinden sonra annem daha bize yonelmisti. Tek arkadasim ablam olmustu..

Derken ortaokul bitti. Liseyi Yesilova olarak anilan semtte ticaret meslek lisesinde basladim. Annem elimden tutup okula kaydimi yaptirdi, oraya giden iki otobus vardi onlari ve binecegim duraklari iyice benimsetti, biraz uzun suruyodu ama istersem yayan da gidebilirdim; cok iyi bildigim bir yoldu burasi, pazar! Evet okulum pazarin hemen arka tarafiydi..

1996 yilinda liseye basladim. Evin disinda yeni bir cevre ve yeni insanlar. Cunku ortaokulum evime cok yakindi. Ilk gunlerimde heyecanla beraber buyumeye baslamis gibi hissetmistim kendimi. Dile kolay hergun otobusle okula gidip gelecektim! Derken ilk gunler basladi, tanisma, sira duzeni vs derken beni en arkaya oturttular gene.. Ama keyfime diyecek yoktu, bina zaten yeni ve en ust kattayiz ve cam kenarina dustum! Oooo camdan bak, hayal kur tam benlik :)

Simdiki can arkadasim Figen ile o zaman lise siramizda tanistik. Kendisi Bulgaristan`dan gocmus bir ailenin kizi.. Canim yaa bak gene `kuccuk` dedigini duyar gibi oldum :) Annesi daha sirin konusur o ayri.. Neyse bizim onunla hikayelerimiz bitmez zaten ben asil konuya geleyim..

Oyle boyle derken yillar gecti tabi biz ucuncu sinifa geldik. Ben butun cesaretimi toplayip Figenlere oturmaya gitmeye karar verdim. Yanilmiyorsam bir cumartesi gunuydu ve annem evde yoktu. Yani olsaydi izin alamazdim herhalde o yuzden evde olmadigi kanisindayim. Gene o zamanlar Ataturk Stadyumu`nun arka tarafi dolmus duraklariydi.. Ben oraya yurudum ve uzun sure kararsizligimdan sonra Gaziemir dolmusuna bindim. Kararsizligima yol acan da Figen Osmangazi`de mi oturuyodu Gaziemir`de mì? Ikisinde de `Gazi` vardi..

Sadece herkes indikten sonra soforun bana `Siz nerde inecektiniz?` sorusuna korkuyla karisik buyuk bir aciyla `Ben sanirim yanlis geldim`cevabim olmustu. Figen bana Osmangazi Bornova tarafinda demisti, daha once oraya annemle gitmistim yol ayriminda dolmus yanlis yere donmustu.. Sofor bana gulumseyerek beklememi biraz sonra geri donecegini belirtti. Kafami tesekkur edercesine sallarken ruhum bosalmisti. Inanamiyordum surdan suraya gitmeyi becerememistim ve butun heyecanim zamanim bosa gitmisti.. `Ama iste bak, anne sozu dinlemezsen boyle Allah sana engel olur!` evet yaa annem ne kadar hakliydi!!! Ondan gizli bir is yapim dedim elde var sifir.. Aslinda alti ustu arkadasimla biraz zaman gecirmek istemistim!

Eve varir varmaz Figen`i aradim (o zamanlar tabi ki cep telefonu yoktu sadece ev telefonumuz vardi). Telefon calarken ben halen olayin sokuyla bos bos bakiyordum. Durumu oldugu gibi anlattim ve tabi ki Figen`de film koptu! Bana inanamisti saka yaptigimi sandi.. Derken ilk yanliz ucma maceramda kanadimla beraber heyecanim da kirilmis bir durumda uzulmustum..

Yil 2012.. Simdiki yolculuk planlarim cok daha kapsamli! Onumuzdeki bir bucuk aylik sure icinde dort yasini henuz doldurmamis oglumla dedesigile Bodø`ye ve Turkiye`ye gitmek.. O zamanlar yanlis dolmusa binip iki adim otesine gidemeyen o kiza yillar sonra ulkeler arasi seyahat edeceksin deseydiniz herhalde kendisiyle dalga gecildigini sanirdi.. Hayatinizin bir kismina bakip asla butununu degerlendirmeyin  deyen Lao Tzu`nun `Ihtiyar Adam` isimli hikayesini mutlaka okuyun! Ben bu hikayeyi sanirim lise bittikten sonraki yillarda duymustum ve hic unutmadim.. Hicbirseyin sizi uzmesine izin vermeyin, sukunetle gelecek diger olayi bekleyin ve durum ne olursa olsun serinkanlilikla agirlayin..

Adaletin tarafsizligi!

22 Temmuz 2011`de Oslo`da yaptigi terorle 70`in uzerinde insani olduren ve ulke tarihine adini ogreten Breivik hakkindaki dava hala devam ediyor. Detaylari mutlaka medyadan da okumus olabilirsiniz. Mahkeme olume kadar icerde kalmasi yonunde hem fikir ancak nasil ve ne sekilde? Benim acimdan bakildiginda olayin boyutu burda degisiyor..

Kaliplasmis bir mantikla bakildiginda `atin iceri su vatan hainini!`denilebilir. Ancak ulkesinde yargilanan Breivik ne kadar sansli oldugunu bilmemenin rahatliginda sakince gulumsuyor etrafa! Omur boyu icerde kalmasinda mutabik olan mahkemedeki fikir ayriligi, Breivik`in avukati ve mahkeme avukatlari arasinda. Mahkeme, Breivik`in psikolojik sizofren oldugunu, boyle bir olayi mantikli dusunen birinin yapamayacagini ve kendisinin omur boyu akil hastanesinde tedavi gormesini dusunurken; Breivik`in avukati Lippestad, kendisinin gayet saglikli ve normal bir vatandas gibi hapishanede kalmasini savunuyor. Bu konuda Breivik de ayni dusuncede...

Lippestad ise mahkeme tarafindan Breivik`e atanmis olan avukat! Yine kaliplasmis mantigimizi kullandigimizda `e devlet istedigi karari vermek icin kendine kullansin avukati, nasilsa kendi atamis!` diyebilirsiniz. Ama 4 yildir hicbiryerde gormedigim hile ve torpili bu kadar goz onunde olan bir mahkemede de gene gormedim. Elindeki butun kozlarini kullanarak sonuna kadar sanigini savunan avukatiysa mahkeme pur dikkat dinlerken tek bir cit cikmiyor mahkemede. Konusmalar gayet duzeyli, seviyeli ve normal tonda. O kadar ki en ufak bir ton yukselmesinde kendinizi kucuk dusurmeniz icten degil..

Gorunurde iki dusunce de ayni seviyede yarisirken asil karar agustosta cikacak. Her iki kosulda ne olacagini ben size soyleyim; Breivik, ya hapise gidecek ( ki hotel de diyebilirsiniz siz buna, gunluk hayati normal devam edecek, kitap, tv, gazete gibi gundelik ihtiyaclarini gorecek, istedigi zaman dusunu alacak, isterse egitim hayatina devam edebilecek, temiz bir odasi olacak vs vs.. ancak kacma sansi azalacak) ya da akil hastanesine gidip tedavi gorecek ( ayni hotel sartlari burda da gecerli tek farki kacma sansi bana gore burda daha fazla).. Ama adam o kadar rahat gorunuyor ki kacma gibi bir plani oldugunu sanmiyorum. Yigitligi elden birakmamak icin akilli normal bir adam olarak hapis cezasi konusunda israrci, yaptiginin da hala arkasinda..

Ister istemez ulkemizde kara leke olarak kalan 13 yasindaki kiza yapilan tecavuz davasi geliyor aklima! Tecavuz edilen, edenler, mahkeme uclusunde zamanla sizofrenik hastaliga yakanlanmis kimler acaba? Adalet tarafsizligini yitirdigi zaman, cikan kararlarindan da kimse memnun kalamaz..

Blåtur - Mavitur!

Yok tekneyle denize acilmadik merak etmeyin. Yani maviturun anlami farkliymis burda, bugun bunu ogrendim. Kreste calisanlarlar beraber (herkes gelemedi tabi ki) bu aksam icin sozlesip biraya gelecektik, yemek, sohbet anlaminda.. Sefimiz herhangi bir aciklama yapmadi sadece aksam disari cikar gibi giyinmemizi istedi o kadar, gerisi surpriz! Aksam 17.00`da kresin bahcesinde herkes ogrendi bizi neler bekledigini. Bizi uc gruba boldu, her gruptan bir kisi araba surecek, bir kisi sef olacakti.. Seflerin ellerine 8 zarftan olusan birer torba verdi. Kendisi ayrildiktan sonra her grubun beser dakika aralarla ilk zarfi acarak yazilan gorevleri getirmek sartiyla surmeye devam etmesini istedi! Yani iyi ki topuklu ayakkabi giymemisim, yoksa bu oyundan zevk alamazdim sanirim in-bin derken :) Hadi bakalim basliyoruz..

Bes kisi arabaya oturduk ve ilk zarfla beraber koyulduk yola. Gaupne ve Nes-Gard arasi kac km? Aramak disinda hersey serbestti. Nes`geldigimizde iki kisi arabadan firladi ve iki evin kapilarini calip sorduk :) Merak etmeyin burda genelde herkes birbirini tanidigindan (en azindan sima olarak) hemen cevabimizi aldik, benim caldigim kapi tanidikti zaten :D Cevap 5 km.. Tabi buraya geldigimizi de kanitlamamiz lazimdi.. Yaptigimiz herseyin foto ve kayitlarini aldik..

Ikinci zarfta bizi bekleyen Stina idi, onu buldugumuzda bize kac cizgi verecekti? Elimizdeki bir kagidi uzattik ve 7 cizgi aldik..

Bir yerde durmamizi ve burda duran kutulari ayakkabi atarak devirmemiz istendi ucuncu zarfta. Ve kac kutu vardi burda, 6..

4.zarf: Yoldan 8 farkli bitki toplamak..

5. zarf: Yol arasinda bir firin var, bunu kac kisi acmisti? 2 kiz kardes..

6.zarf: Zarftan 3 biskuvi cikti. Bir tunelin onunde durup bunu yemek ve ayni zamanda islik calmaya calismak, kanit da video.. Grubun sazani olarak ben deneyim dedim ve hepimiz ogrendik ki bu pek de kolay degilmis. Ben gulmekten calamadim arkadasim da gulmekten dogru duzgun kayit edemedi.. O videoyu da eklicem merak etmeyin. Yazarken bile guluyorum :DDD

7.zarf: Skjolden`da yeni yapilan daire hoteller kac daire? Sekiz bloktan olusan daireler beser olmak uzere toplam kirkbes ama uzunca dusundukten sonra 5 daire olduguna karar verdik (her biri).. Iste o dailerden biri :)

8. zarf: Bu bloklarin hemen yaninda bulunan kafenin disinda kac tane samba danscisi var? Tabi ki 0.. Yani kimse gorunmuyodu meydanda.. Ve en son soru, butun cevaplar nerenin telefon numarasi? Akillica dimi ama! Iste Norvecliler bos zamanlarinda ve biraraya geldiklerinde bu tarz oyunlar oynuyor.. 57862350 Hafslo dis klinigi!! Ben mesajla birimiz de netten buldu cevabi.. Kafeye girdigimizde ilk grupla beraber karsilandik ve ucuncu grup da geldikten sonra durum degerlendirmesi ve video gosterimi :))))

Eskiden virane olan kafeteryada bizi bekleyen sevimli ve sicak masamiz :)

Bayrak, her yerde ve her zaman! Ulke ve inancina bagli olan iskandinav ulkelerinde cok slk bayraklarini gorup dini kitaplari Incil`i her zaman tedarik edebilirsiniz. (Bircok otel odalarinda Incil bulunmakta, dinleriyle barisik bir ulke..)

Bugun sunu tekrar anladim ki, Norvec dogasini fotograflamaya ne benim zamanim ne de sarjim yeter! Sanirim Tanri burayi zamani geldiginde cennet olarak kullanacak olmali!

Denizin buz gibi suyuna nazir tatil evleri.. Insan bu dogada asla yaslanmaz!

Kazanan grubumuz ve temsili hediyeleri, cikolata!

Kafenin ust katinda bulunan galeri..

Gece biterken (saat 21.00`i gecmisti bu fotografta, su an 23.45 ve hala aydinlik disarisi) en pozu kendime sakladim. Iste essiz manzarasiyla Skjolden!

Siradan birgun

Sorsaniz omru hayatimda ne isler yaptin diye cevabi kendimi bildim bileli bos durmadim olur! Simdi de hic aklima hayatta gelmeyen bir is yapiyorum; kres! Evet kreste asistan olarak calisiyorum. Vekil olarak. Yani bu da burdaki bir cesit part-time is gibi birsey. Ekstra yardim gerektiginde, birisi hasta oldugunda veya gelemediginde vekil olarak sizi ariyorlar ve ihtiyaca gore calisiyorsunuz. Benim icin de gayet uygundu bu.. Hem kres bize 10 metre, hem de oglumun gittigi yer burasi :) Simdi bana haftalik plan veriyorlar. Genelde farkli bolumlerde calisiyorum ve artik herkesi taniyorum.. Kreste bes sinif var, siniflarin adlari da renklerle belirli! Eglenceli dimi :) Pembe ve yesil sinif 1-3 yas grubu, mavi ve turuncu 3-5 yas grubu, turkis 6 yas grubu! Bugun piyangoma turkis grubu cikti ve onlarla geziye gittik.. Ingiltere`den gelen turist gemisine bakmaya.. Ayni zamanda oglum da grubuyla beraber biraz ilerideki ciftlige gidecekti. Sansa bakin ki ayni otobuse dustuk :)

Yaklasik 20 dakikalik merakli otobus yolculugu sonrasinda ben grubumla indim ki Lucas birsey anlamadi! Sanirim ayni yere gidecegimizi sandi :) Su merakli gozlere bakin!!

Iste turist gemimiz! Sen taa nerelerden gel Norvec`in ucra bir yerine demir al.. Bu benzetme bana cok tanidik geldi aslinda..

Skjolden, geminin demir attigi yer.. www.skjolden.com

Avrupa insanlari hep pozitif. Geminin icini gormek icin izin istedigimizde hemen olumlu cevapladilar. Yardimci kaptan asagi kadar indi ve bize eslik ederek sosyal alanlari gosterdi. Genelde yaslilar vardi gemide, emekliler avrupanin tadini cikariyor sanirim :) Kapali ve acik yuzme havuzu, sauna, masaj ve spor salonu, canli muzik ve dans alani bulunan buyuk bir restorant, kafeterya, alisveris dukkanlari vs.. Turistler de bize karsi cok ilgiliydi, bizim fotograflarimizi cekip cocuklara gemiyi anlattilar. Yasli bir amcanin dedigi ise gurur vericiydi, essiz Norvec dogasini gemiden seyretmenin ayri bir zevk oldugunu belirtti ;)))

Ve krese donus yolunda otobusumuzu beklerken..